Mimarlar Odası olarak, Cumhuriyet dönemi kalkınma stratejilerinin önemli bir parçası olan Alata Bahçe Kültürleri Araştırma Enstitüsü'nün korunmasına yönelik hassasiyetimizi kamuoyuna saygıyla duyuruyoruz.
Enstitünün temelleri, 1944 yılında Mersin'in Erdemli ilçesinde kurulan Alata Teknik Bahçıvanlık ve Ziraat Meslek Okulu'na dayanmakta olup, 1967 yılında bu okul bünyesinde Bölge Bağ-Bahçe Araştırma Enstitüsü adıyla faaliyet göstermeye başlamıştır. Bu kurum, tarımsal eğitimde önemli bir rol üstlenmiştir.
4000 dekarlık alana yayılan bu yerleşke; derslikler, işlikler, yatakhaneler ve çeşitli tarımsal uygulama alanlarıyla donatılmış olup, zengin ekosistemi ve endemik bitki türleriyle dikkat çekmektedir. Ayrıca, caretta caretta ve yeşil deniz kaplumbağalarının yuvalama ve yumurtlama bölgeleri oluşu göz önüne alındığında bu habitatın taşıdığı değer ve önem uluslararası düzeye ulaşmaktadır
Bölgede süregelen plansız ve yanlış alan kullanımlarından korunmuş, yakın çevresinde sürdürülen tarımsal faaliyetlere rağmen bitki örtüsü ve yaban hayatı yönünden yüksek biyo-çeşitlilik taşıyan bu doğala yakın kıyı alanının koruma altına alınmasının önemli ve gerekli olduğu görüşüne varıldığından Alata Bahçe kültürleri araştırma enstitüsü, T.C. Kültür Bakanlığı Adana Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu tarafından 09.10.2000 tarih ve 3877 sayılı kararı ile “I. Derece Doğal Sit Alanı” olarak ilan edilmiştir. Bu statüsüyle, ekosistem çeşitliliği ile kültürel mirası güvence altına alınmıştır.
Son dönemde, Alata Bahçe Kültürleri Araştırma Enstitüsü'nün mevcut kullanım amacı dışında turizm ve/veya yapılaşmaya açılması yönünde girişimlerin olduğu, bu yönde siyasi karar alıcılara baskı yapıldığı endişesini taşımaktayız. Enstitü alanlarının, bugünkü kullanım amacı dışında turizm ve/veya yapılaşmaya açılması ülkede yürürlükte olan hukuka ve yasal düzenlemelere aykırıdır.
Alata Bahçe Kültürleri Araştırma Enstitüsü, kuruluşundan bu yana bölge tarımına ve ülke ekonomisine önemli katkılarda bulunmuş olup, bu faaliyetlerine, gerekli fiziki, mali ve insan kaynaklarıyla desteklenerek, amacına uygun şekilde devam etmelidir. Ülkemizin kesinlikle ihtiyaç duyduğu böyle bir araştırma kuruluşunun yeniden kurulmasının maliyeti, önerilen tarım dışı alternatif kullanımlardan sağlanacak ekonomik getiriyle karşılanamayacak kadar yüksektir.
Enstitü arazilerinin turizm ve/veya yapılaşma gibi amaçlar için kullanıma açılması, ekonomik ve hukuki açıdan olduğu kadar kamu yararı, devletin kalkınma politikaları ve doğa koruma ilkeleri açısından da büyük bir sakınca taşımaktadır. Böylesi bir amaç dışı kullanım, sadece ekonomik kayıplara değil, aynı zamanda gelecek kuşakların refahına ve uluslararası toplum nezdinde ülkemizin saygınlığına ciddi zararlar verecektir.
Mimarlar Odası olarak, Alata'nın "I. Derece Doğal Sit Alanı" olarak kalmasını istiyoruz. Alata’nın başka bir amaçla yapılaşmaya açılması, sit statüsünün değiştirilmesi veya düşürülmesi yönündeki her türlü girişime kararlılıkla karşı duracağız. Bu önemli mirası koruma adına gerekli tüm hukuki ve toplumsal mücadeleleri sürdüreceğimizi kamuoyuna saygıyla duyururuz.
Admin
