Hayırlı sabahlar,
Hayırlı günler.
Allahın rahmeti mağfireti merhameti hidayeti inâyeti hikmeti himmeti ve bereketi hepimizin üzerine olsun.
Rabbim cümlemizi her türlü bela ve musibetlerden korusun ve kollasın.
Sevgili Dostlar;
Dünyanın ne kadar boş olduğunu bir kez daha gördük!
Bildiğiniz gibi, dün babamı son yolculuğuna, ebedi istirahatgâhına uğurladık!
Rahmetli, hayatı boyunca inançlarından, doğruluk ve
dürüstlükten, kul hakkına riayetten asla taviz vermedi.
Kanaatkar bir insandı!
Yükseklerde gözü hiç olmadı.
Kimseyi kıskanmadı!
Kimsenin malında gözü olmadı!
Mütevazı bir hayat yaşadı.
Kimseyi üzmedi.
Yokluğun ne demek olduğunu çok iyi bilirdi!
Emekliydi, aldığı üç kuruşluk maaş için hep şükrederdi.
O maaşla olabildiğince hayırlar yapmağa çalışırdı!
Vatanına, Milletine ve Bayrağına aşıktı.
Okuyanı sever, okuyan çocuklara yardım etmeyi daha çok severdi.
Kendisi ilkokul mezunu idi.
Ama okuma tutkusunu biz evlatlarını okutarak tamamlamayı düşündü.
Ve ben henüz 3 yaşında iken, bu çocuklar köyde kalırsa okuyamazlar diyerek, hiçbir mesleği olmamasına rağmen bizi alıp şehire yani Tarsus’a getirdi.
Ailesi başta olmak üzere, Köyde Tarsus’a göç etmesine engel olmaya çalışanlar, ”senin belli bir mesleğin yok,orada ne iş yapacaksın” diyerek kararından caydırmaya çalışanlara, ”hiç bir iş yapamazsam hamallık yaparım” deyip azim ve kararlılığını ortaya koyarak, sıfırdan başlayarak,
ve çok değişik işlerde çalışarak bizleri bu günlere getirdi.
Burada okumaya ve okutmaya verdiği değeri anlatabilmem için ufak bir anekdotla bir hatırayı canlandırmak istiyorum.
Çok şükür, büyük mücadeleler sonucunda bugün Tarsus Üniversitesi kuruldu ve eğitimini sürdürüyor.
Şimdikiler bilmezler bu günlere ne zorluklarla gelindiğini!
Hiç unutmuyorum, Bizler Kaymakamlık, Tarsus Belediyesi,
Tarsus Ticaret Borsası, Tarsus Ticaret ve Sanayi Odası ve Tarsus İş insanları Derneği olarak bir araya gelipte Tarsus Üniversitesi’nin temellerini atıpta inşaatını tamamlamakta zorlanırken, dişinden tırnağından artırdığı, (ki o zaman büyük paraydı)15 milyar lira bağışta bulunmuştu!
O binaların yapılmasında çok büyük emek ve katkısı olan Tasiad Başkanı Rahmetli Faruk Yalnız, Başkan yardımcısı ve Tarsus sevdalısı (deyim yerindeyse Tarsus fanatiği) Hasan Şemsi Beyleri, Tarsus Ticaret Borsası Başkanı Rahmetli Bekir Kaya Beyi ve Kaymakamımız Abdülhamit Erguvan Beylerin gayretlerinden söz etmemek olmaz!
Allahım cümlesinden razı olsun.
Evet;
Dün Sevgili Babamızı sevenlerinin yoğun katılımı ve şehadeti ile toprağa verdik!
Dediğim gibi, Babam geride çok güzel ve unutulmayacak, dersler çıkarılacak hatıralar bıraktı.
Allahım O’ndan razı olsun.
Çok şükür ki, bize çok fazla mal mülk bırakmadı!
Ama daha önemli ve bize rehber olacak, bize ve bizden sonrakilere ışık tutacak bir yol haritası bıraktı.
“Boş kubbede hoş bir sada”bırakıp gitti.
Ne mutlu bizlere.
Bize düşen böyle bir babanın hatıralarını diri tutmak ve o hatıralara bağlı kalabilmek.
Hayır dualarla anmak.
Evet Sevgili Dostlar;
Ebedi hayata uğurladığımız herkes gibi, babamda giderken cebi dahi olmayan kefeninde, dünyada herkesin sahip olabilmek için koşturduğu, mücadele ettiği, hiçbir mal mülk ya da parayı götürmedi!
Dünyada bugün yaşanan savaşları,
zulümleri, yapılan haksızlıkları,
hukuksuzlukları, işkenceleri,
dünyalıklar için yapılan kavgaları anlamak mümkün değil.
Rabbim herkese akıl izan versin.
Bizleri Hak ve Hakikat yolundan ayırmasın.
Huzuruna gönül rahatlığı ile varabilen bahtiyar kullarından eylesin.Amin.
Allaha emanet olunuz.