Gündüz ‘Ülkemizde firma ve şirketlerin ömrü çok uzun değil… Kolektif kültür yaratarak buşirketlerinin kurumsallaşmasının yolu aile anayasası hazırlamaktan geçiyor’
Anadolu Yönetim Danışmanları Derneği (AYDD) Yönetim Kurulu Başkanı Ferudun Gündüz TRT Çukurova Rprogramında Seda Uslu Sarıoğlu’nun canlı yayın konuğu oldu. Gündüz , programda Aile Anayasası ve Şirkedünyasının yaşadığı sorunları ve bu sorunların çözüm önerilerini içeren açıklamalarda bulundu.
S.U.S: Daha çok yerli ve yabancı yatırımcı çeken, daha fazla ihracat yapan, ürün ve hizmet markaları çoğalaslogan Anadolu Yönetim Danışmanları Derneği'ne ait. Bir yandan da bölgemiz iş dünyasının temel sorunlarışifreler gibi adeta. Şu anda stüdyomuzda Anadolu Yönetim Danışmanları Derneği Yönetim Kurulu Başkanı
Kendisi kendisiyle süremiz elverdiğince kentin, bölgenin, iş dünyasının temel sorunlarını ve bu sorunları aşmakonuşacağız.
Anadolu Yönetim Danışmanları Derneği, adı üzerinde ülkemizin değerleri olan firmalarımıza uluslararası ölçeüstünlüğü kazandırmayı amaçlayan bir yapı. İş insanlarının da oldukça rağbet ettiği, ilgi gösterdiği bir dernekveriliyor. Şirketlerin ömrünü uzatmak için programlar uyguluyorsunuz. Siz yönetim danışmanlığı mesleğini ulve sertifikasıyla icra eden birisiniz. Uzun yıllara dayalı deneyimlerimizin ışığında yanıtlamanızı rica edeceğiz.şirketlerin ortalama ömrü acaba ne kadar? Dünya ile kıyaslarsak nasıl bir tablo karşımıza çıkıyor?
“Ülkemizde firma ve şirketlerin ömrü çok uzun değil”
F.G: Evet, bu çok kritik bir soru aslında. Ülkemizde maalesef tablo çok kötü. Şöyle ki kurulan şirketlerin ortalaBunun ilk 5 yılda yüzde sekseni kapanıyor, ikinci 5 yılda yüzde 16'sı kapanıyor. Yani toplamda ilk on yılda yüznedenleri var. Bunları inceleyebiliriz. Yaşayan oran sadece yüzde 4. Bunun da ortalama ömrü 32 yıl. Yani ikinşekilde kapanıyor. Avrupa'da bunun çok tersi bir durum söz konusu. Tabii temelde aslında bizde şirketler kuruAmerika'da şirket kurulurken normal klasik evraklarını dışında mutlaka bir iş planı istenir. İş planı ne demek?koyuyor, gerekli pazar araştırmasını yapıyor, bütün finansal analizlerini yapıyor ve hazırladığı planla işe öyle bçok daha yüksek Türkiye'deki ile kıyaslandığı zaman. Türkiye'de ise herkes adeta birbirini taklit ediyor. Yenilikörneğine bakacak olursak çok fazla tantuni var, çok fazla ciğerci var, çok fazla petrol istasyonu var. Her şey çdisiplin altına alınmadığı için ortaya böyle dramatik bir tablo çıkıyor. Türkiye adeta bu konuda bir şirket çöplüğdurumda. Evet.
S.U.S: Yani aslında şirketlerin açılmasından çok mesele onu yaşatmak, sürdürmek Ama kuruluşuyla ilgili detayapılması çok önemli dediniz. Demek ki kurulurken henüz bir hata yapıldığı için mi şirketlerin ömrü bu kadar k“Kolektif kültür yaratarak bu işin içinden çıkabiliriz”
F.G: Tabii bu çok önemli. Aslında bu konuda yapılan değişik incelemeler de var. Şimdi ilk başta siz düşünün kde açıklayın. Ben daha önce Çağ ve Toros Üniversitesi'nde 6 sömestr ders verdim. Uzmanlık alanım girişimcyapılması gerektiği konusunu anlattık. Dünya çapında örnekler de var. Bu konuda başarılı. Şimdi düşünün kiaynısını yapıyorsunuz. Şimdi ne oluyor? Hem onun işini yaratıyorsunuz, hem kendinize çok dar bir alan açıyobir süre sonra kapatıyorsunuz. Halbuki onun yaptığı işten farklı bir iş yapsanız, yani yenilikçi,
kurumsallaşmaya çalışmak büyük bir yanılgı. Önce aileyi kurumsallaştırmak gerekiyor. Çünkü aileyi ele alıp oproblemlerini çözmeden, yani aile içinde bir sulh yaratmadan, barış sağlamadan şirketle istediğiniz kadar uğruzlaşmayı sağlayamadığı zaman o çatışmalar şirketi bitiriyor. Evet, aile anayasası bu anlamda çok kıymetlibS.U.S: Aile anayasası.
“ Aile şirketlerinin kurumsallaşmasının yolu aile anayasası hazırlamaktan geçiyor”
F.G: Evet. Aile şirketlerinin kurumsallaşmasının yolu aile anayasası hazırlamaktan geçiyor. Yani aile içindekimesela aileye bir damat girdi, bir gelin girdi. Ne olacak bunun durumu Şirkete çalışacak mı? Çalışma kurallargitti, yurt dışına yaptı. Geldiği zaman şirkette onu genel müdür mü yapacaksınız, yoksa belli kademelerden gşirketlerde deneyim sahibi olmasını sağlayıp ondan sonra geçeceksiniz. Diyelim ki aile içerisinde iki kardeş vgirince iş biraz karışıyor. Biri çok lüks bir marka otomobil aldı ve tatillerini yurt dışında geçiriyor. Diğeri de annbuna müsait değil. O zaman bunu yapmamak gerekiyor. Biri çocuklarına Amerika'da, Harvard'da diyelim ki çoaldırmak isterken diğeri Türkiye'de bir devlet okulunda okutuyor. Bu da bir paradoks ortaya çıkıyor. Bütün bunDiyelim ki bir yatırım yapılacak. Ailenin birinci kuşaktaki baba diyor ki Evet bu yatırımı yapalım. Diyelim ki şirkvarlığı 50 milyon dolar. Örneğin 30 milyon dolarlık bir yatırım yapacak. Şimdi o yatırım başarılı olduğu zamanortak akılla alınması lazım. Onun için yani yatırımın hangi boyutta, hangi ölçekte ve kimlerin kararıyla alınabilhazırlarken haftalık periyodik görüşmeler yapıyoruz biz yönetim danışmanları olarak. Ailenin önemli hissedarsonrasında masaya yatırdığımız 50'ye yakın konu var. Bu konuları tartışıyoruz. Sonra ortak anlaşıp altına imzkonuya geçiyoruz, bir sonraki konuya geçiyoruz. Bir süre sonra diyelim ki 50 tane esas esas kuralın oluştuğutekrar anlatıyoruz. Altına imza atılıyor. Artık o ailenin bir kitabı bir problemle karşılaştığı zaman ilerleyen süreçyok, 45'inci maddeye bakalım. Tartışmıyoruz, konuşuyoruz. Bunu çözmeliyiz, buna uyalım diyoruz.
S.U.S: Merak ettik, burada bir bağlayıcılığı var mı peki bu kuralların?
F.G: Evet, Borçlar hukukuna göre bunun bir bağlayıcı var. Özel hukuk oluşturuyorsunuz. Tarafların rızasıyla oS.U.S: Bir nevi anlaşma gibi. İmza atınca her taraf için geçerli oluyor ve bağlayıcılığı oluyor. Peki bunun sonuolumlu sonuçlarını tespit edebildiniz mi?
F.G: Tabii başlangıçta biraz zorlanan şirketler oldu. Çünkü özellikle aile şöyle bir psikoloji içerisinde Bu şirketibenim dediğim olur. Bundan vazgeçmek istemiyor. Ya da diyelim ki paranın kumandası bir ikisinde ise ondankurallara uymak çok kolay olmuyor. Mutlaka biraz sancılı oluyor geçiş süreci ama bunda ısrar edip buna tutunrehberi de dedikleri zaman da çok güzel sonuçlar aldığımız projeler oldu.
S.U.S: Evet, şirketlerin, firmaların ömrünü uzatmak için bunun çok önemli olduğundan söz ettiniz. Özellikle atavsiye edersiniz? Şirketlerin ömrünü uzatmak, kurumsallaşmak için neler yapmalılar?
“Farklı disiplinlerde uzman insanlarla biz ekip olarak çalışıyoruz”
F.G: Tabii bu konuda ben yönetim danışmanının bir şirkette çalışma metodolojisini kısaca izah etmek isterimhesap yapıyoruz. Yani aynen bir hastanın doktora gittiği zaman nasıl ki bir takım tetkiklere ihtiyaç varsa biz depazarlama, markalaşma yönetimi onun dışında varsa dış ticaret, insan kaynakları, eğitim, yönetim, organizasve eksiklerini ve güçlü yanlarını tespit ediyoruz ve bunları yönetime bir rapor olarak sunuyoruz.
F.G: Aslında şirketlerin böyle bir ömür hedefi yok. Kurarken belki format icabı 99 yıl diye yazıyorsunuz. Limiteolurken ama bunun hiçbir anlamı yok. Ama örnek vermek gerekirse mesela Japonya da şirketler çok uzun ömAmerika'da ve Avrupa'da da çok fazla yüz yılı geçen şirket var Mesela Japonya'da yüz bine yakın şirket var.Yani bütün mesele burada nesilden nesile geçişler. Uyumlu olması lazım. Çünkü kuşaklar arası çatışmalar dabirinci nesilden, ikinci nesile, ikinci üçüncü nesile geçmenin kurallarını bahsettim. Aile anayasası, şirket kuruzaman şirketlerin ömrü uzaması mümkün ve bu bir milli servet. Ben bunu birkaç farklı toplumda söyledim. BuTOBB Başkanımız Sayın Rifat Hisarcıklıoğlu'na bunu anlattım. Buradan tekrarlamış olalım. Bu çok önemli. Çsıyrılması lazım. Bu milli bir servet ve çok ciddi kayıplara neden oluyor, insanlar intihar ediyor. Şirketlerin iflasde girişimciliğin motivasyonu da düşüren bir şey bu aynı zamanda. Birkaç ay önce Ankara'da Ticaret Bakanımettik. Kendisi çok gerçekten özenle bizim problemlerimiz, milletvekillerimiz. Orada da bunu söyledim. Buna bişirketler kurulurken mutlaka iş planı zorunluluğunun getirilmesi lazım. Diğer aşamada da yönetim danışmanlgümrük müşaviri ve avukatlar gibi orta ve büyük ölçekli şirketlere zorunlu hale getirilmesi lazım. Yani her şirkegibi bir de dışarıdan bir yönetim danışmanı bünyesinde olması lazım. Çünkü mutlaka şirket yaşam süreci içbu konuda deneyimli değil. Bir üçüncü göze ihtiyaç var.
S.U.S: Evet çok önemli, çok teşekkür ediyoruz. Şirketlerimiz, firmalarımız, markalarımız çok uzun ömürlü olsa diliyoruz.