Huzur ve güven bir kentin yaşam kalitesi açısından
oldukça önemli faktörlerdir.
Çünkü, huzur ve güvenin olmadığı yerde insan mutlu olmaz/olamaz!
Sürekli, korku ve endişe içindedir!
Başıma bir bela gelir mi, korkusuna esir düşer!
Böylesi kentlerde yaşam cehenneme döner.
Asayişin olmadığı hırsız, dolandırıcı , kabadayı
bozuntularının kol gezdiği bir kentte kim yaşamak ister?
Dahası uyuşturucu satıcıları, tefeci ve organize
suç örgütlerinin cirit attığı kentlerde yaşamak gerçekten zordur!
Başımız sıkıştı mı Polis diye bağırırız!
Bunun önlemini alacak olan Devletin Güvenlik Güçleridir.
Yani Polis ve Jandarma Teşkilatı.
Onlar işini iyi yaparsa sorun olmaz.
Suç oranı azalır, suçluların kökü kazınır!
Mersin bu konuda şanslı kentlerden birisidir!
Zaman zaman Mersin’de çürük elmalar görev yapsa da ,
Vali ve Emniyet müdürlerinin çoğu işinin ehli olarak Devletin Valisi
ve Polisi olmayı başarmışlardır.
Devletin Valisi ve Polisi işine siyaset karıştırmaz!
Yasaların gereğini yerine getirir.
Ve de kent yaşayanı ile bütünleşerek onu arkasına alır.
Ki, bu çok önemlidir!
Mersin gerek eski yapısı gerekse sonrası aldığı göç
nedeniyle çok kültürlü bir yapıya sahiptir.
Sözün Özü; karmaşık bir kenttir!
Son yıllarda kentin nüfusu hızla artmaktadır.
Önce Suriyeli mülteciler, 6 Şubat depremi sonrası
Mersin’e akın eden depremzedelerin sayısı yarım milyonu geçmiştir.
Bugün Mersin’de her 7 kişiden biri ya Suriyeli ya da depremzededir.
Kentte altı-yedi yüz bin civarında Suriyeli ve deprem bölgesinden
göç eden insanımız vardır..
Bunun yanında bir araştırmaya göre Mezitli’de 62 milletten insan
yaşamaktadır!
Böylesine karışık bir yapıya sahip kentlerde polisin işi zordur!
Zoru başarmak da ekip işidir!
Mersin Emniyet Müdürü Mehmet Aslan, hem deneyimlidir
hem de babacan bir yapıya sahiptir.
Tipik bir Polis Amca örneğidir.
Mersin’e ayak bastığı günden itibaren kent yaşayanıyla da
iyi diyalog kurdu.
Kapısı her zaman açıktır.
Ulaşılmaz emniyet müdürlerinden değildir.
En önemlisi genç ve dinamik bir ekibe sahiptir.
Müdür yardımcılarından şube müdürlerine kadar kendisine inanan
ekibi de çalışkan ve başarılıdır.
Vali Baba Ali Hamza Pehlivan ve Emniyetten Sorumlu
Vali Yardımcısı Alp Eren Yılmaz da işini doğru yapanların arkasında durarak
memuruna güç vermektedir.
Mersinli polise saygılıdır.
Polisi sever.
Ama, ne yazık ki zaman zaman kente dışardan gelen
kara paracıların/tefecilerin sayısı az değildir.
Buna karşın suç artışı yaşanmaması Mersin Polisinin
başarısının en iyi göstergesidir.
Uyuşturucu trafiği için önemli bir merkez olan
Mersin’de uyuşturucu tacirlerine göz açtırmayan polis,
çek-senet mafyası ve tefecilere karşın yoğun bir mücadele
vererek suçun ve suçlunun kökünü kazımaya kararlı
bir görünüm vermektedir.
En önemlisi asayiş olaylarında önemli ölçüde azalma dikkati çekmektedir.
Dahası faili meçhul olay yok denecek kadar azdır!
Seçim gecesi yorgun mermi ile yaşamını yitiren vatandaşın katili bulundu mu iş tamam demektir.
Genç Yunus ekipleri suçlulara şahin masumlara güvercin gibidir.
Mersin yıllardır terör örgütlerinin eylemden çok konaklama bölgesidir.
Zaman zaman eylemler olsa da polis terör örgütlerine karşı amansızdır!
Ama Fetöcülere karşı , ama Hizbullahçılara ama PKK’lılara!
Mevzuu Mersin’in huzuru ise suçun şekli veya
suçlunun adı-sanı teferruattır!
Sözün ÖZÜ;
Mersinli kavgacı değildir.
Kavgayı sevmez!
Ve de kendine bir adım yaklaşana iki adım yaklaşır!
Kucaklayıcıdır.
Polisin görevi de suçluyu bulmaktan çok suçu caydırıcı
önlemler almaktır.
Bunun da yolu halkın içinde olmaktan geçer.
Mehmet Aslan’ dan müdür yardımcılarına,
şube müdüründen polis memuruna kadar bunu iyi başarmaktadır.
Bu görüntü suça/ suç işlemeye meyilli olanlara set çekmektedir.
Ki, doğrusu budur!
Polis işini doğru yaparsa asayiş sorunu da olmaz!
Vatandaş 7/24 yolda-caddede, parkta ve AVM’lerde rahat rahat dolaşır.
Mersin’de olduğu gibi.
Kısacası;
Mersin’in huzurunu bozmaya ne mafya bozuntuları , ne uyuşturucu tacirleri ne de terör örgütlerinin gücü yetmez!
Mersin’de “Asayiş berkemal” dir.
