Sıfır Atık Vakfı ile YÖK arasında imzalanan protokol tartışmaları büyüyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan’ın onursal başkanlığını yürüttüğü Sıfır Atık Vakfı üzerinden üniversitelerde kurulacak “sıfır atık kulüpleri” tepkilere neden oldu. CHP Mersin Milletvekili Gülcan Kış, konuyu Meclis gündemine taşıyarak hem Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum’a hem de Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’e ayrı ayrı yazılı soru önergeleri sundu.
Gülcan Kış, söz konusu protokolle üniversitelerin özerkliğinin ve kamusal kaynakların siyasi bağlantılı vakıflara açılmasına tepki göstererek, “Çevre siyaseti de, eğitim politikası da Saray çevresine teslim edilemez” dedi.
“Protokolün Finansmanı ve Yönlendirilmesi Meçhul”
Verdiği önergelerde Sıfır Atık Vakfı’nın gelir kaynaklarını, denetim sürecini ve üniversitelere getirilecek maddi veya idari yükümlülükleri soran CHP’li Gülcan Kış, özellikle kamu kaynaklarının vakıflar üzerinden yönlendirilmesine dikkat çekti. Üniversitelerde kurulacak kulüplerin bütçesi, yönetimi ve faaliyet denetimi konusunda kamuoyuna açıklama yapılması gerektiğini vurgulayan Gülcan Kış, aynı protokollerin ortaöğretim ve liselere de yayılıp yayılmayacağını sordu.
“Çevre Duyarlılığı Görüntüsü Altında Siyasi Alan Açılıyor”
Gülcan Kış yaptığı değerlendirmede, “Türkiye’de çevre krizi büyüyor, gençler geleceksiz bırakılıyor. Ama çözüm diye ortaya koydukları şey, yine Saray çevresine yakın vakıflar eliyle yapılan protokoller. Bu yöntem ne çevreyi korur ne de eğitim sistemine katkı sağlar. Çevre politikası bilimle, eğitim kamunun ortak aklıyla yönetilir. Siyasi yakınlığı bilinen vakıflar eliyle üniversitelere, hatta okullara müdahale edilemez” diye konuştu.
“Şeffaflık Yok, Denetim Yok, Kaynak Aktarımı Kapalı Kapılar Ardında”
CHP’li Gülcan Kış’ın önergelerinde şu kritik sorular öne çıktı:
- Sıfır Atık Vakfı’nın gelir kaynakları ve mali denetimi nasıl sağlanıyor?
- Üniversitelerde kurulacak kulüplerin bütçesi, faaliyet alanları ve öğrencilere yansıyacak maddi yükümlülükler nelerdir?
- YÖK ile yapılan protokole neden kamu kurumları değil, siyasi bağlantılı bir vakıf taraf oldu?
- Ortaöğretim ve lise düzeyindeki okullarda da benzer projeler uygulanacak mı?
- Çevre ve eğitim politikalarında diğer sivil toplum kuruluşlarına ve akademik yapılara aynı fırsatlar tanınıyor mu?
“Vakıf Görüntüsü Altında Kamu Düzenine Müdahale Kabul Edilemez”
Gülcan Kış açıklamasının devamında şunları söyledi:
“Bir vakıf görüntüsü altında üniversitelerin, öğrencilerin, öğretim üyelerinin iradesine müdahale edilmeye çalışılıyor. Bugün çevre bahanesiyle başlıyorlar, yarın eğitim programlarına, öğrenci kulüplerine kadar müdahale yolları açılıyor. Türkiye bu kapalı devre düzeni kabul etmez. Kamu kaynaklarının kimlere nasıl aktarıldığını, üniversitelerimizin nasıl kuşatıldığını adım adım takip edeceğiz.”
Gülcan Kış’ın iki bakanlığa yönelttiği soruların yanıtlanıp yanıtlanmayacağı, Sıfır Atık Vakfı ile ilgili protokol sürecinin önümüzdeki günlerde yeni tartışmaları beraberinde getirmesi bekleniyor.